Skip to content

Persona Film Konusu, Yorumu ve İncelemesi

Persona Film Konusu, Yorumu ve İncelemesi yazımızda; Persona film konusu yorumu ve incelemesi, eleştirisi, yönetmeni, senaristi, oyuncu kadrosu, yayınlanma tarihi, IMDb puanı, fragmanı gibi soruların cevaplarını bulacaksınız…

Persona film konusu yorumu ve incelemesi

Her geçen gün filmlere yapılan yatırımların artması, teknolojinin ilerlemesi ve oyuncu sayısının çoğalmasıyla film sektörü ilerlese de, yapım tarihi eski filmlerin yerini tutmadığını düşünenlerdenim. Kısıtlı bütçe ve ekipman, bazı filmlerin kalitesini etkilemez. Her zaman düşündüğüm bir durum vardır ki; filme istediğiniz kadar bütçe ayırın veya dünyadaki en iyi oyuncuları getirin, filmin senaryosu yeterli değilse saydığım etkenler yetersiz kalıyor. Bugün de sizlere izlemekten büyük keyif aldığım Persona Film Konusu Yorumu ve İncelemesinden bahsedeceğim.

Yapım tarihi 1966 olan, yapımcılığını Ingmar Bergman’ın yaptığı ve hem izlerken hem de izledikten sonra akıllarda soru işaretleri dolu olan filmde; dram ve gizem temaları ağır basıyor. Başrollerinde Bibi Andersson ve Liv Ullman olduğu bir İsveç yapımı film, konusu itibaren basit gibi gözükse de filmin derinliklerine girdiğinizde, uzun süren ve aynı zamanda karmaşık düşüncelere dalmanıza sebep olur.

İlginizi Çekebilir: Yeşil Yol / The Green Mile

Persona Film Konusu Yorumu ve İncelemesi

Filmin ana düşüncesinden ziyade konusunu merak edenler için kısaca özetlemek istiyorum. Diğer web sitelerinden de görebileceğiniz gibi; Persona filmi, bir kadın ve hemşirenin hikâyesini anlatıyor. Filmde bahsedildiği üzere Elizabeth, dönemin önemli tiyatro oyuncularından birisidir. Gerçekleşen gösteri sırasında Elizabeth birden susar ve adeta hayatının geri kalanında sessizliğe bürünür. Yapılan kontrollerin sonunda herhangi bir rahatsızlığı olmadığı anlaşılır fakat Elizabeth hiçbir şekilde konuşmaz.

Daha sonra kliniğe yatırılan Elizabeth orada da konuşmamaya devam eder. Onunla ilgilenmesi için Alma adında bir hemşire verilir. Hiçbir şekilde iyiye gitmediği gören doktor, Elizabeth’i kendi yazlık evine gönderir ve onun yanında Alma’nın da gitmesini ister. Alma’nın anlattığı onca hikâye ve anıya rağmen Elizabeth ısrarla konuşmaz. Daha sonra yaşanan olaylar filmi film yapan noktalardır. Ve sizi uzun soluklu düşüncelere iter…

Persona Film Eleştirisi

persona film konusu yorumu incelemesi

Persona kelimesi için bir çeşit maske, rol veya kişilik demek doğru olacaktır. İlk örneklerini Antik Yunanlılar zamanında gördüğümüz; oyuncuların değişik rolleri gerçekleştirebilmek için taktıkları maskedir. İnsanın farklı ortamlarda takındığı, farklı özelliklerini yansıttığı bir değişimdir. Kısacası; diğer insanlara karşı hoş bir izlenim bırakmak ve kendi özelliklerini gizlemektir.

Üzerinde sayısız incelemenin, yorumların yapıldığı Persona filmi, benim daha yakın zamanda izlediğim filmlerden birisi. Arkadaşlarım tarafından yapılan öneriler sonucu izlemeye karar verdim ve izlemeye başlayınca kendimi “neler oluyor” demekten alıkoyamadım. Ta ki filmin içine ortak olana dek. Çeşitli anlamların yer aldığı, insan karakterlerini önemi vurgulayan film, eminim ki her izleyişte farklı bir noktaya odaklanmamıza sebep olacak. Kesindir ki yakın zaman tekrardan izleyeceğim.

Yukarıda bahsettiğim genel konunun aksine, iki karakter üzerinden anlatılan hikâyenin aslında tek bir karakter üzerinden dönüyor olması bu filmin en can alıcı kısmıdır. Tek bir kişi fakat birçok karakter… Susan ve dinleyen Elizabeth; konuşan ve eylemleri gerçekleştiren Alma. Filmde geçen “düşündüklerim ve yaptıklarım birbirinden farklı” cümlesi de bu tek kişi birden çok karakter teorisinin en basit örneği olarak gösterilebilir.

Yine farklı bir sahnede aynı konuşma metni hem Elizabeth hem de Alma tarafından okunur. Bunun sebebi ise iki farklı açıdan iki farklı hisse kapılmamızdır. “Sinema insan yüzü üzerine uğraşmak demektir.” sözüyle tanıdığımız ünlü yönetmen, filmin her konuşmasında veya bırakın konuşmayı, filmde bulunun birçok görselle bizi çeşitli çıkmazlar içine sokar.

Yakın zamanda izlemiş olmama rağmen etkisinden henüz çıkamadım ve belirli aralıklarla düşünmeme sebep oluyor. Yukarıda da belirttiğim gibi yakın zamanda tekrar izleyeceğim. Şunu kesin söyleyebilirim ki, Persona izlediğim en iyi filmler arasında yerini aldı. Umarım siz de beğenirsiniz. İyi seyirler!

İlginizi Çekebilir: Atiye

Persona Film Konusu Yorumu ve İncelemesi yazı sonu. Diğer film incelemelerine anında ulaşabılmak için abone olmayı unutmayın!

Liked it? Take a second to support Canberk Hatipoğlu on Patreon!
Become a patron at Patreon!
%d blogcu bunu beğendi: